enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp

Araç satılırken ne ÖTV indirimi?

28.07.2025
A+
A-

Sıfır otomotiv pazarı 2023 yılından beri toplamda 1 milyon adedin üzerine çıktı. Hem de kredi olanakları kısıtlandığı için sıfır otomobiller, yüzde 80-85 oranında nakit satılıyor.

Ne olursa olsun iç pazardaki bu satış rakamları ülkemiz otomotiv endüstrisi ve ekonomisi açısından çok önemli. Zira iç pazarın büyüklüğü farklı otomotiv markalarının ülkemize yatırım yapmasını da gündeme getiriyor.

Evet.

Satışlar artsa da iç pazarda yerli üretimden alınan pay yüzde 29’a kadar geriledi.

Ne demek bu?: “Yerli üretim araçlar fiyat avantajını kaybettiği için hem daha dikkat çeken tasarım ve teknolojiye sahip hem de fiyat avantajı bulunan yabancı menşeili araçlar karşısında eriyor.”

Bunun sebeplerinden bir tanesi de yerli üretim araçların ÖTV matrah dilimlerinden ötürü fiyat avantajını kaybetmesi.

Zira son yapılan ÖTV matrah güncellenmesinden önce, üretim avantajı bulunan içten yanmalı yerli üretim modellerden yüzde 80 diliminin altında kalmamıştı.

Tabi geçtiğimiz günlerde yapılan ÖTV güncellemesiyle bazı modeller yüzde 70 – 75 dilimine gerileyerek kısmı bir indirime gitti.

Fakat kısa süreli bir indirim olacağı aşikar. Çünkü geçmişte yapılan ÖTV matrah güncellemelerinde yeni dilimler eklenmesi orta ve uzun vadede avantaj sağlamadı.

Geçmişe kısa bir dem vuralım.

Milletimizi yasa boğan 17 Ağustos 1999 depreminin enkazında kalmış ülkemiz, üstüne bir de ‘anayasa kitapçığı fırlatmanın’ ve banka hortumlamanın tetiklediği 2001 ekonomik krizi eklenince, dar bir boğaza girdi. Dönemin hükümeti de bir çıkış yolu aradı.

Böylece 2002 yılında, temel amacı “vergi sisteminin sadeleşmesi, bütçe açığının azaltılması ve lüks/çevreye zararlı tüketimin kontrolü” olan “Özel Tüketim Vergisi” uygulamaya alındı.

O günden bugüne tam 23 yıl geçti.

Ülkemizde ve dünyada olduğu gibi otomotiv sanayii çok değişti ve hızla değişmeye devam ediyor.

Dolayısıyla bazı uygulamalar bu hızlı değişime ayak uyduramadığı için ilkel kalıyor.

Motor hacmine göre alınan ÖTV’de bunlardan bir tanesi.

ÖTV’nin günümüz ve gelişen otomobil teknolojisine ayak uydurması için mücadele veren en önemli çatı kuruluş Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği (ODMD).

2022 yılında yapılan olağan genel kurulda ODMD başkanlığına seçilen Ali Haydar Bozkurt, aynı yılın Aralık ayında ‘Kademeli ÖTV Sıfırlama’ projesinin detaylarını basın mensupları aracılığıyla kamuoyuyla paylaştı.

10 yılda ‘ÖTV sıfırlama’ senaryosunun detaylarını tekrar hatırlatmadan önce, söz konusu dönemde cereyan eden bir hadiseyi anlatacağım.

‘Kademeli ÖTV Sıfırlama’ açıklamasından kısa bir süre sonra o dönem Hazine ve Maliye Bakanlığından ‘Yeni Yüzyıl İzmir İktisat Kongresi’ için davet geldi.

21 Aralık 2022 yılında gerçekleştirilen basın toplantısında açıklamalarda bulunan dönemin Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati beye soru cevap kısmında şu soruyu sordum: “Geçtiğimiz günlerde, ODMD Derneği ‘10 yılda Kademeli ÖTV Sıfırlama’ projesini açıkladı. Bu projenin detaylarını Bakanlıkla da paylaşmışlar. Ve ilerleyen zamanlarda bir komisyon kurulmasına ve meselenin detaylandırılmasına karar verilmiş. Konuyla ilgili düşüncelerinizi paylaşır mısınız?”

Dönemin Bakanı Nebati beyin cevabı: “Ne ÖTV indirimi, ne sıfırlaması. Araçlar satılıyorken neden indirim yapalım? Şu anda ÖTV indirimi gibi bir durum yok.”

Nitekim geldiğimiz noktada ÖTV matrah güncellemesi yapıldı ve yüzde 10 diliminde başlayan elektrikli araçlar bile artık en az yüzde 25 ÖTV oranıyla fiyatlandırılacak.

 

KADEMELİ ÖTV SIFIRLAMA SENARYOSU

Evet şimdi, 2022 yılında ODMD’nin açıkladığı, 2023-2034 yılları arasını kapsayan ‘ÖTV’yi sıfırlama’ senaryosunun muhtemel sonuçlarına yeniden bir göz atalım:

 

PAZAR

– ÖTV oranlarında kademeli bir indirim senaryosunda, Otomobil + HTA pazarının 2034’e kadar 2,25 milyon adede kadar ulaşma potansiyeli vardır.

– Otomobil pazarının 1,5 milyon adedin üzerine çıkabilmesi olasılık dahilindedir.

– Bin kişiye düşen otomobil sayısı 219 adetten 365 adedin üzerine çıkacaktır.

 

İHRACAT

– Daha fazla marka/model üretimi mümkün olacak, otomotiv ihracatını 2 milyon adede ve 30 milyar dolar seviyelerinden 50 milyar dolar üzerine çıkarma imkanı olacaktır.

 

ÜRETİM

– Türkiye Otomotiv Sanayi’nin rekabetçiliğini artıracak olup 2 milyon adet olan üretim kapasitesinin 3 milyon adede çıkarılabilme imkanını sağlayacaktır.

 

İSTİHDAM

– Şu anda 500 bin olan istihdam yüzde 50 artışla 750 bine ulaşabilir.

 

ARAÇ PARKI

– 2. el araç ihracatı araç parkımızı gençleştirecektir ve yılda 10 milyar dolar daha cari açığın kapanmasına katkıda bulunabilecektir.

– MTV gelirlerinin 2034 yılına kadar toplam 15-20 milyar TL artacağı öngörülmektedir.

 

YATIRIM

– Ani vergi ve strateji değişiklikleri gibi belirsizlik ortadan kalkacak ve yatırımcılara güven verecek. Özellikle Çinli araç üreticilerinin Avrupa pazarına giriş yapmakla ilgili gümrük tarifesi ve lojistik konusunda sıkıntı yaşıyor. Bu konuda ülkemiz Çinli otomobil üreticileri için en uygun üretim üssü olarak öne çıkıyor.

kaynak: milatgazetesi.com

Yazarın Diğer Yazıları