enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp

Araba deyip geçmeyin

Araba deyip geçmeyin
A+
A-

Mehmet Ali Keleş

Mehmet Ali KELEŞ

Pek kıymetli ve değerli okuyucular;

Öncelikle şunu ifade etmeliyim ki yazıma “Okuyucalarım” diye başlamayı çok isterdim ancak bu zamana kadar benim hiç okuyucum olmadı, çünkü bu ilk genele şamil yazım olacak. İşin açıkçası gazeteci Fırat İpek kardeşim teklif etmese böyle bir girişimde bulunmayı da hiç düşünmüyordum. Bu yazı da hiç bir beklentisi olmadan tamamen safiyane duygularla hoşça vakit geçirmek için yazılmış, şu anda kullanmış olduğum araçla ilgili en kalbi en hissi duygularımı içerir.

Bu girizgahtan sonra gelelim yazımızın baş kahramını olan 2017 Model siyah renkli Honda Civic 1.6i VTEC Eco Elegance aracımın değerlendirmesine.

Bakmayın böyle uzun uzun rakamlarla aracımı tanıtmama başlamama en fazla vereceğim teknik özellik bunlarla sınırlı olacak. Daha açık ifade etmek gerekirse bilmem ne kadar beygir gücüne sahip olması, bilmem ne kadar saniye de bilmem ne kadar kilometre hıza çıkıyor olması Formula1 pilotu değilsek bir anlam ifade etmediğini düşünüyorum.

Çünkü benim gibi sürücüler için arabada sevdiklerimiz ile birlikte güvenle, konforlu bir şekilde yolculuk etmek tüm sayısal değerlerden daha önemlidir.

O yüzden bu yazıdan teknik bir bilgi bekleyen okuyucularım (nasılda hemen sahiplendim sizleri 🙂 burada okumalarını sonlandırıp internette çok daha fazlasını bulabilirler.

OTOMATİK VİTESİ SEVDİREN ARABA

Öncelikle şunu ifade etmeliyim ki Honda Civic; bu zamana kadar kullandığım hiç bir arabanın vermediği Güven ve Konfor hissiyatı ile diğer arabalarımın arasından sıyrılmaktadır. Özellikle kullandığım otomatik vites araçlar arasında vites geçişindeki kusursuzluğu ile bana otomatik vites arabayı sevdiren arabadır. Ki kendisi otomatik vites olan ilk arabamdır. Bundan önceki tüm arabalarım manuel vites olup, otomatik vites araba kullananlar araba kullanıyorum demesinler diye gereksiz bir düşünceye sahiptim.

İşin açıkçası bu şekilde düşünmeme sebep olan arabalar, çalıştığım şirketlerde kullandığım en ucuzu Ford Focus, en pahalısı Volkswagen Passat olan dizel otomatik araçlar olmuştur. Özellikle ilk kalkış ve hızlanma aşamasındaki vites geçişlerinde acemi şoför gibi geçişleri hissettirmeleri çok sinir bozucuydu. Araba vites geçip rahatladığında ben rahatlıyordum sanki. Ama bizim esas oğlan öyle mi?

Gaza basıyorsun ve sanki elektrikli bir araba gibi sadece hızlanıyor. Ne kadar keyif verici bir durum anlatamam. Bilmem ne kadar para verip passat aldım ise o vites adam gibi geçecek. Özetle otomatik vites araba kullanmanın konforunu ben bu arabamda tattım.

ÖN BAŞKA ARKA BAŞKA

Gelelim esas oğlanın dış görünüşüne. Ön taraftan bakınca çok yakışıklı olan arabam, yan taraftan bakınca kaslı ve çevik ama arkadan bakınca afedersiniz koca g…. bir hal alıyor. Bir arabanın duruşu önden arkaya nasıl bu kadar değişiklik gösterebilir anlamak mümkün değil. Biraz japoncam olsa Honda tasarımcılarına yazacağım kardeşim nasıl becerebildiniz bu muhteşem uyumu bozmayı, göz var, g.. var pardon nizam var diyeceğim. Halbuki arka taraf biraz daha ince olsa çok daha iyi dururdu diye düşünüyorum.

ÖNÜNÜ GÖRECEK ŞEKİLDE PARK EDİYORUM

Sırf bu yüzden aracımı evin önüne park ettiğimde önünü görecek şekilde park ediyorum ki evden baktığımda yakışıklı oğlum benim diye iç geçireyim. Gerçi bir çok arkadaşım arabamın arka tarafınıda çok beğeniyor, karakteristik buluyor, gece bile görünce hemen anlaşılıyor Honda Civic olduğu diye söylüyor.

Övdüm mü yoksa yerin dibine mi soktuğumun belli olmadığı bu dış görünüş değerlendirmesinden sonra gelelim aracın yüreğinin yani motorunun değerlendirmesine. Benzinli olarak çalışmaya başlayıp motor belirli bir sıcaklığa ulaştığında otomatik olarak LPG kullanımına geçen bir yüreğe sahip, yani çok gönlü zengin bir araba.

Gönlü zengin olmak; Elinde olmadığı halde vermeye çalışmaksa işte bu arabada tam olarak çok az yakıt maliyeti ile sizlere çok uzun mesafeler katettirmek için yapılmış. 35 litre LPG ile şehir içinde dur kalk trafikte 350 kilometre, şehirler arası yolda ortalama 120 kilometre hızla 480 kilometre mesafe katediyor. Kuruş hesabını güncel yakıt fiyatlarına göre siz yapabilirsiniz.

DİZ MESAFESİ ŞAŞIRTIYOR

Sürücü koltuğunun en geride kullanmama rağmen arka tarafta oturan yolcular için diz mesafesinin kalıyor olması beni şaşırtmaya devam etmektedir. İlginç bir şekilde dışardan bakıldığında spor hatlarından dolayı dar bir araç görüntüsü vermesine rağmen sınıfında araçlara kıyasla en geniş arka koltuk oturumuna sahip araç olduğunu düşünüyorum.

AVANTAJLI BAGAJ HACMİ

Bagaj hacmine gelecek olursak arka tasarımın büyük olmasının getirdiği görsel uyumsuzluğun aksine geniş bir hacim sağlaması avantaj olarak öne çıkmaktadır. Daim bagajda yer alan 3 adet kamp sandelyem, mangal malzemelerim ve bizim iki numaranın kocaman bebek arabası rahatlıkla sığmaktadır.

Tüm bunların yanında özellikle uzun yolda farkını daha çok hissettiğim aracın içerisine yol ve rüzgar sesini almaması ve arabanın motorunun sessizliğinden başka hiç bir yerinden hiç bir şekilde ses gelmemesi muhteşem bir duygu. Honda’ nında dediği gibi ‘Hayat Onda’, bende onda buldum aradığım arabayı.

 

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.